6 Ekim 2010 Çarşamba

Sergi.

Sergilenmiş bedenime baktım. Pek de beğenmedim ne yalan söyleyeyim. Davetiyeler bedavaydı diye yedi milyar insan toplanmış gelmiş. Beleşten bedenler. Oradaki buradakiyle, şuradaki beridekiyle yan yana üst üste olmuş. Kimsenin umurunda değil. Altta ya da üstte olmak. Beden sergisi bu, başka bir şeye benzemez. Ömürlük bir seyirlikten ötesi yokmuşcasına serinlik ve sermişlik de cabası. Yoklaya yoklaya bulunan bedenlerde sonsuz arayışın nedenlerini tartışırlarken, buruşmaya başlayan bedenlerin kokusundan da kaçılmaya başlanır. Kendiliğinden uzak herkesin sonunda vergi olarak soysuzca soyağacı oluşturma çabasının meyveleri sevilir, sayılır. Torunlar torbalarda büyür, bayramlarda zil takılır oynanır. Uçkurdan kaçan her bir bedene gelecek gözüyle bakılır. Sonrasında bakılan her beden huzur kapısı olmayı bırakıp sonlardaki yerlerini alınca, asıl hayatın gerçeklikteki yeri tam onikiden vurur hedefi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder